Kadın İsterse

Kadın İsterse

02 Nisan 2024

Korkmaz Beton Grup’un üçüncü kuşak çalışanlarından İnsan Kaynakları Sorumlusu Fatmanur Korkmaz, iş hayatında yaşadığı sorunlara karşı takındığı tavrı ve edindiği tecrübeleri paylaştı. 25 yaşındaki Korkmaz, özellikle sanayi ve inşaat gibi sektörlerde kadınların çalışmasının yadırgandığını ancak kadınların bu alanlarda da başarılı olduğunu vurgulayarak, “Her işin kişiye göre zorluğu farklı olabilir ancak kadın isterse kesinlikle başarır. Annemle çıkmış olduğumuz yolda da aynı başarıyı elde edeceğimizi umuyorum.” diye konuştu.

‘FARKLI DEPARTMANLARDA KENDİMİ GELİŞTİRİYORUM’

Küçük yaşlardan itibaren aile şirketleri olan Korkmaz Grup bünyesinde şirkete gidip geldiğini aktaran Fatmanur Korkmaz, eğitim hayatı sonrasında da farklı bir sektör denemesinden sonra Korkmaz Grup bünyesinde çalışmaya başladığını aktardı. İş hayatındaki gelişmeleri detaylandıran Korkmaz, şirkette edindiği tecrübeleri de şu şekilde ifade etti: “Konya Ticaret Üniversitesi Karatay Üniversitesi resim bölümü mezunuyum. Üniversiteye güzel sanatlar lisesinden mezun arkadaşlarıma göre bir adım geride başlasam da eksiklerimi çalışarak giderdim. Arkadaşlarımı gözlemleyerek ve yardım alarak hallettim. Mezun olduktan sonra bir ajansta grafik üzerine çalışma şansım oldu. Daha sonra küçük yaşlardan itibaren gidip geldiğim aile şirketimiz olan Korkmaz Beton’da babamın anlattıkları, konuştuklarımız, duyduklarım işe olan ilgimi arttırdı ve okulum olduğu dönemlerin yaz tatillerinde babama eşlik ederek iş hayatımı başlatmıştım. Eğitim sürecim tamamlandıktan sonra da temelli olarak şirkette farklı görevlerde bulundum. Finans, genel müdürlük gibi farklı departmanlarda çalışarak tecrübe edinmeye çalıştım. Şu anda insan kaynakları departmanında çalışıyorum ve muhasebe bölümünde de kendimi geliştirmeye çalışıyorum.”

‘YENİYE VE İLETİŞİME AÇIK BİRİYİM’
Korkmaz, iş dünyasında kendisini tarif ederken ise, şu ifadeleri kullandı:
“İnsanın kendini tarif meselesi, esasında çok zor çünkü kendimizi fiziksel olarak çok kolay bir şekilde tarif edebiliriz lakin bu beni tamamıyla yansıtmaz. İnsanın içsel olarak kendisini eksiksiz tarif edebilmesi için kendisini çok iyi tanıması gerekiyor. İnsanın kendini tanıması da bir hayat boyu sürecek bir uğraş olabilir ancak genel olarak iletişimi ve yeniliğe açık ve insanlarla iletişim kurmayı seven birisiyim, meraklıyım. Merak ettiğim şeyi araştırmayı severim. İş prensibi olarak planlı ve işi bitirmeden rahat edemeyen biriyim.”

‘İŞ HAYATINDA ROL MODELİM BABAM’
Genç yaşta iş dünyasına atılmış olmanın verdiği zorluklar konusunda babası Vezir Korkmaz’ı rol model aldığını söyleyen Korkmaz, bulunmuş olduğu iki sektörün de farklı zorlukları olduğunu vurgularken, “İlk olarak kendi mezun olduğum bölüm olan resim ve grafik üzerine bir ajansta çalışmıştım ve oradayaşadığım zorluklarla kendi şirketimizde yaşadığım zorluklar farklıydı. İkisi de farklı sektörlerdi. İş hayatına genç yaşlarda başladığım için işle ilgili çoğu şeyi anlamam zaman aldı. Bu zorlukları aşmak için genellikle babamı kendime rol model aldım çünkü babamın iş idaresi konusunda ki yetkinliği hakkında, çalışanlarımızın genelinden olumlu geri bildirimler aldım. Bu yüzden zorlukların üstesinden gelebilmek için babamı gözlemledim diyebilirim. Ayrıca kişilik olarak insanlarla kolay iletişim kurabildiğinmen dolayı zorlukların üstesinden gelmekte faydasını görmüşümdür.” ifadelerine yer verdi.

KAZANMASI ZOR, KAYBETMESİ KOLAY
Şirkette yaşamış olduğu zorlukları aşmada şirketin kurucu olan dedesi Kemal Korkmaz ve babası Vezir Korkmaz’ın büyük katkı sağladığının altını çizen Korkmaz, “İş hayatıyla ilgili nasıl hareket edeceğime dair dersler dahil pek çok şeyi babam, dedem ve amcamdan öğrendim. Bu yüzden bende yeri ayrı olan hepsine çok teşekkür ediyorum. Sivil toplumda aktif olan babamın STK’lardaki çalışması ve emeği, siyasetle olan ilgisi, ülkemiz için bir şeyler yapma gayretinde olması, çalışmayı çok sevmesi ve toplum nezdinde elde ettiği itibar yüzünden özellikle babamı rol model alıyorum çünkü itibar kaybetmesi kolay, kazanması çok zor olan bir şey.” şeklinde konuştu.

ÖDEV YENİLİKÇİYE; DERS GELENEKÇİYE AİT

Şirkette üç farklı kuşak olarak çalışmaları dolayısıyla yenilikçi ve gelenekselçi kuşak çatışmalarının olup olmadığı sorusuna yanıt veren Korkmaz, gençlerin her zaman ders alan taraf olması gerektiğini savunarak, “Kuşaklar arasında çatışmanın çıkması doğal bir şey, önemli olan bu çatışmadan gelenekçi ile yenilikçinin şirkete katkı sağlayacak dersler ve ödevler çıkarmasıdır. Ödev yenilikçiye; ders gelenekçiye aittir. Burada genç kuşak olarak bana düşen ödev, benim babamı anlamam gerektiğidir. Gelenekçiye ait ders de kurulan şirketin kuşaklar boyu devam edebilmesi için yeni kuşaklara güven duyup onlara yetki vermesidir. Her iki taraf bu sorumluluklarını yerine getirirlerse güzel sonuçlar alınacağını düşünüyorum.” diye konuştu.


‘ÇERÇEVEMİ GENİŞLETMEK İSTİYORUM’

Kendini geliştirebilmek adına yurtdışı seyahatlerini değerlendirdiğini belirten Korkmaz, farklı kültürler tanıyarak dünyaya olan bakış açısını değiştirmeyi hedeflediğini dile getirdi. Diğer taraftan annesi Gülay Korkmaz’ın asaletinden ilham aldığını belirterek, gelişimine katkısını şu sözlerle aktardı:
“Kendimi geliştirmek için yurtdışına çıkmayı, farklı ülkeleri görmeyi ve farklı kültürleri deneyimlemeyi önemsiyorum, Şimdiye kadar Amerika, Arabistan, İsveç, Fransa, İspanya gibi ülkelere gitme imkânım oldu ve bundan sonrası için ailem ile birlikte her sene farklı bir ülkeyi ziyaret etme planımız var. Bu yurt dışı ziyaretlerinin, kendimi geliştirmek için ve dünyaya olan bakış açımı geliştirmek için önemli bir adım olduğunu düşünüyorum. Kendimi geliştirmek için örnek aldığım ikinci rol modelim, annem Gülay Korkmaz. Annem, çok az insanda olan ve kadınlara çok yakışan asalet sahibi bir insan. Ayrıca gelişim için zevk alarak yaptığım aktivitelerden bir tanesi de sesli tiyatro dinlemek.”

İLK DENEYİMDEN SONRA HEMEN ÖĞRENDİM
İlk yurt dışı deneyiminden sonra yabancı dil konusunda kendisinde gördüğü eksikleri gidermek için çalıştığını söyleyen Korkmaz, “Annem İsveçli olduğu için çok küçük yaşlarda gittiğim İsveç maceramı saymazsak, ilk olarak lise döneminde Amerika’ya gitme imkânım oldu. Konuşulanları anlıyordum ancak cevap veremiyordum. Bu olay sonrasında İngilizce öğrenmeye karar verdim ve lise döneminde İngilizce öğrendim. Şu anda İngilizce ve biraz İsveççe biliyorum.” ifadelerini dile getirdi.

YENİ BİR İSTİHDAM ALANI AÇILIYOR!
Gelecekle ilgili hedeflerinden de bahseden Korkmaz, sirkete katkı saglarken aynı zamanda yakın bir zaman diliminde annesi Gülay Korkmaz ile birlikte yeni bir sirket telası içerisinde olduklarını belirtti. Henüz sirket kurulmadan yaptıkları deneme ürünlerden olumlu geri dönüsler aldıklarını da aktaran Korkmaz, “Annemle aklımıza gelen bir fikir sonucu ortaya çıkan kuru gıda isini ilk olarak minimal bir sekilde denedik ve geçen yıl bir dernegin yapmıs oldugu festivalde insanlara kendimizi tanıtma imkânı bulduk. Bu kapsamda kuru meyveyi insanlara sevdirirken farklı bir tat olarak da deneme imkânı sunduk. Aynı zamanda meyvelerin kabuklarını geri dönüstürerek degerlendiriyor ve çay ve aroma verici haline getirebiliyoruz. Çok güzel geri dönüsler almak, bizleri heyecanlandırırken mutlu etti. Henüz sirketlesme asamasına geçmedigimiz halde yurt dısından teklifler aldık. Annemle birlikte planlayıp eyleme geçtigim From Nature, ihracatına 2023 yılı sonuna dogru baslayacak. Öncelikle hedefimiz bir is kadını olarak kazanç elde etmek, istihdam saglamak, ülkemizin ihracatına destek olmak ve kendi ayaklarımın üstünde durabilmek.” dedi.

‘ÇAGIN GEREKLILIGINI ELDE ETMEK ISTIYORUM’
Yeni kurulan sirketle birlikte Korkmaz Grup’ta olan isine de devam etmek istedigini belirten Korkmaz, “Su an bünyesinde bulundugum Korkmaz Grup olarak farklı sektörlerde faaliyet gösteren aile sirketimizde isime de aynı zamanda devam Etmeyi düsünüyorum. From Nature’yi açtıgımız zaman 2 yerde de çalısmayı hedefliyorum çünkü farklı sektörlerin beni gelistirdigini düsünüyorum. Bireysel anlamda is yapmanın ve bir is yerine sahip olmanın gerektirdigi nitelikleri kazanmak, bu çagın bizden istedigi donanımları elde etmek istiyorum. Bu sekilde is hayatımı sürdürmeyi hedefliyorum.” ifadelerini kullandı.

HER ALANDA VAR OLABILIRIZ!
Günümüz is dünyasıyla ilgili degerlendirmelerde bulunan Korkmaz, kadın olarak çalısmanın ayrıca zorlukları oldugunun altını çizen Korkmaz, konuyla ilgili su yorumlarda bulundu: “Kadınların is dünyasında çektikleri zorlukların yanında bir de özellikle bazı sektörlerde daha çok zorlanıyorlar. Özellikle erkeklere has bir sektör gibi bir tanımlama yapılan insaat, sanayi gibi sektörlerde kadın olarak çalısmanın daha zor oldugunu düsünüyorum. Bu kapsamda ‘kadının bu sektörde ne isi var’ gibi tepkiler de kulagımıza geliyor. Sektöre girdikten sonra daha iyi gözlemledim ki ‘erkek isi’ olarak nitelendirilen tüm alanlarda kadınlar var ve basarılı bir is hayatlarına sahipler. Konya olarak sanayinin gelistigi bir kentte bu tür söylemler duydugumuz zaman üzülüyoruz ve artık bu tür konusmaların geçmiste yad edilen cümleler olarak kalması gerektigini düsünüyorum. Gençler olarak da çok hayat doluyuz ve bu yaslarda hayallerinin pesinden gitmelerini tavsiye ediyorum. Istedigimiz zaman basarıda illa ki bir yol buluyoruz; istemek, basarmanın yarısıdır.”

‘FARKLI AKTIVITELERLE STRESI EN AZA INDIRMEYE ÇALISIYORUM’
Is hayatının dinamik ve stresli bir alan olduguna deginen Korkmaz, bu stresi atmak amacıyla farklı aktivitelerde bulundugunu söyledi. Bu etkinliklerden bahseden Korkmaz, “Resim yaparak, kitap okuyarak müzik ya da sesli tiyatro dinleyerek, arkadaslarımla vakit geçirerek, kedim ve köpeklerimle ilgilenerek is stresimi hafifletmeye çalısıyorum. Stresten kaçmak için sehir dısına, sessiz sakin yerlere kaçtıgım zamanlar da oluyor.” ifadelerine yer verdi.

Etiketler: